Hayatımın hiç bir döneminde akne problemi yaşamamıştım. Ergenliğe yeni girdiğimiz dönemde, "Senin yüzün ne kadar pürüzsüz!" , "Nasıl tek bir sivilce bile çıkmadı sende benim halime bak!" sözlerinden artık bıkacak hale gelmiştim. Sadece regl dönemlerimde ya da bir şeyi çok kafama taktığımda, ki her şeyi genelde çok kafama takarım, yüzümde bir hadi bilemedin iki tane sivilce çıkar, onlar da söner giderlerdi.
ÖSS Kabusu'yla tanışana kadar...
Ben ki yeryüzündeki en stresli insanlardan biriyim, en yakın arkadaşım da öyledir nitekim geçen sene her dakika kavga etmek yerine direk hiç iletişime geçmeden atlattık geçen seneyi, sanki yeterince kafama takacak şey yokmuş gibi bir de bu akneler çıktı başıma. Neyse ki sadece yüzümde iki yanağımda çıkan bu iğrenç küçük varlıklar zamanla en büyük düşmanlarım oldu. Aynaya bakamaz, yüzüme fondoteni-pudrayı o güne kadar sadece özel günlerde kullanan ben onsuz evden dışarı atamaz oldum. Denemediğim ilaç, sürmediğim krem kalmadı.
Kolsuz Agop mu dersiniz, özel eczane karışımları mı dersiniz, dünyaca ünlü markaların akneye karşı ürettikleri cilt temizleme jelleri, ünlü Norveç bilim adamlarının ürettiği akneye karşı çözüm garantili kremler mi dersiniz, tabi ki hiç biri işe yaramadı, hani nerde o reklamlardaki gülen pürüzsüz ciltler?? Olmadı, hiç biri o sivilceleri yerinden kıpırdatamadı, ha yer değiştirenler oldu, onlar da oldukları yere izlerini bırakıp gittiler. Sonra herkesten şu meşhur Roaccutane'ı duydum. Ama dediler, çok yan etkisi var, insanlar depresyona giriyor, mizaçları değişiyor, özel reçeteyle satılıyor. E haliyle ben baya bir tedirgin oldum. Hep erteledim. Sınav geçti bitti, yaz geldii.
Ben arkadaşımın önerdiği bir dermatologla görüşmeye karar verdim. Daha doğrusu oraya kesinlikle Roaccutane'a başlamak istediğimi söylemeye gittim, fakat yaz mevsimi güneş var dedi, yan etki dedi kızarıklık olur, olmaz dedi. Bana fotoğraftaki ilaçları söyledi. "Sabah-akşam jelle yüzünü yıkayacaksın, haftada bir-iki kere cildinin tepkisine göre kendin ayarlayabilirsin, o maskeyi süreceksin, o krem var ya onu canın istedikçe sivilcelerin üzerine sür, bir de o tüpteki kremi regl günlerinde yüzünde çıkan yeni sivilce olursa onun üzerine sür.Isotrexin'i de akşam uyumadan önce sür, sabah uyanınca yıka, tatilden sonra gel seni tekrar göreyim." (O dörtlü akne setinin markası; novaclear, eczaneden almadım dermatoloğum kendisi verdi.)
Ben umutla doldum, hoplaya zıplaya çıktım muayenehaneden. Tatilde, odaya ne kadar yorgun gelirsem geleyim, ister uykusuzluktan ister sarhoşluktan yerlerde yuvarlanıyor olayım, yine de şunları yüzüme sürmeden yüzümü yıkamadan o yatağa girmedim de çıkmadım da. Hem bunların etkisiyle hem de tabi ki güneş ve denizin etkisiyle benim yüzümde akneden eser kalmadı! Ta ki İstanbul'a dönünceye kadar. Eylülün ortalarından itibaren eski dostlarım kendilerini çok özletmeden yüzümdeki yerlerine kuruldular...
Uzun lafın kısası, bugün 09.12.2014 günlerden Salı, ben Roaccutane'a başlıyorum. Bir gün sabah 10mg - akşam 10mg, bir gün sabah 20mg - akşam 20mg almak üzere iki kutu aldım.
Buraya da internetteki diğer 304861238 roaccutane günlüğü gibi ben de yaşadıklarımı yazacağım. Tek isteğim sonucun çok iyi olması!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder